Herkese merhaba. Fransız Devrimi’ne kaldığımız yerden devam ediyoruz. En son kaldığımız yerde devrimci yönetim iç isyanları inanılmaz vahşice yöntemlerle bastırırken dış düşmanlara karşı da Napolyon Bonapart’ın önderliğinde Toulon’da zafer kazanmayı başarmıştı. Devrim başarı sağlamış gibi görünüyordu ancak bu başarılar vahşetin sonlanmasında etkili olacak mıydı yoksa her şey daha da kötüye mi gidecekti göreceğiz. Neyse biz kaldığımız yerden devam edelim. 1794 yılına geldik.
Devrimciler kendi aralarında Terör Dönemi’nin bitip bitmemesi konusunda ayrılığa düştüler. Maximilien Robespierre ideal bir toplum için terörün devam etmesini düşünürken Georges Danton artık devrimin iyice zıvanadan çıktığını ve terörün durması gerektiğini düşünmekteydi. Robespierre devrimci yönetimin başındaydı. Onun verdiği emirle Danton ve yandaşları idam edildi. Devrim artık kendisini tüketmeye başlamıştı. Terör hızını arttırarak devam etti ve idamların sayısı korkunç şekilde arttı.
Robespierre ise Katolik dinini Fransa’dan kaldırarak kendi yarattığı Tanrı’ya insanların tapmasını istemekteydi. O Tanrı ise Robespierre’nin ta kendisiydi. Robespierre güç zehirlenmesi yaşamaktaydı ve Fransa halkı arasında antipati toplamaya başlamıştı. Robespierre’nin en yakınındakiler bile artık onun akıl sağlığından endişe etmeye başlarlar hatta bazılarına göre Robespierre artık delirmişti. Peki ya şimdi ne olacaktı yoksa Fransa Cumhuriyeti bir delinin yönetiminde mi kalacaktı? Hep birlikte göreceğiz. Devam edecek…
Georges Danton neden idam edildi? Katoliklik Fransa’da nasıl ortadan kaldırılmak istendi?
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız