Agathias, "Bilinmeyen bir kaynaktan buhar gibi bir dumanın bir ışıkla birlikte yükselip çevreye yayıldığını” da yazar:
"Halk panik içinde evlerinden sokaklara fırlamıştı; sanki dışarıda olurlarsa ölüm onlara tesir edemezmiş gibi! Özellikle liman bölgesin deki binalar yıkıldı ve çok in san öldü. Depremi müteakip çıkan veba salgını ise şehri kırıp geçirdi."
Başkent halkı daha rahat bir nefes alamadan, 7 Mayıs 558 günü yeni bir depremle sallanır. Yıkım öylesine ağır olur ki, Ayasofya'nın büyük kubbesi bile çöker. Bunu 580 ve 583 yıllarındaki yer sarsıntıları takip eder. Sonuçta, İstanbul halkı bu son iki yüzyılda yaşadığı depremlerin sebep olduğu ağır kayıplar yüzünden çok ziyana uğrar.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız