Orijinal dilinde Grotte de Lascaux olan dilimizce Lascaux Mağarası olarak bilinin Fransa’nın Dordogne şehrinde bulunan Montignac köyünün civarında bulunan Lascaux Mağarası’nın içindeki resimler şu ana kadarki bilinen en eski sanat eserleri arasındadır. Bu resimler 1940 yılında, Orta Fransa’daki Montignac Köyü’nün yakınlarında dolanan dört çocuğun mağaraya girmesi sonucu keşfedildi aslında. Mağaranın içinde 15.000 ile 17.000 yıl öncesinden kalma yaklaşık 1500 hayvan resmiyle dolu odalar bulunmuştur.

Bu resimler ile ilgili birçok teori vardır. Örneğin ir teoriye göre bir gözlemci aklına gelen hayvanları başkalarına aktarmak için çizmiş olabilir, bir başkası ise resimlerin mağaranın ulaşması zor kısımlarında bulunmasından dolayı büyü veya ritüel gibi uygulamalar için yapıldığı yönündedir. Asıl dikkat çeken teori ise tarih öncesinde burada yaşayan insanların, hayvanları ehlileştirmek veya asıllara benzer şekilde çizerek kontrol altına alabileceklerine inanmış olmaları ve kıtlık zamanlarında hayvan sayılarını çizerek arttırabileceklerine inanmış olmalarıdır. Çünkü benzer besi ve mera hayvanlarından pek çok defa çizilmiştir.

Resmedilen hayvanlar ana hatlarıyla veya siluet olarak resmedilmişlerdir. Çoğunlukla günümüz de bükülmüş perspektif olarak adlandırılan, basit anlatmak gerekirse kafaları yanda ama boynuzları önde veya öne dönük şekilde resmedilmiştir. Yapılan hayvan çizimlerinin ve tasvirlerinin çoğu nokta, doğrusal desen ve sembolik anlamlar içerdiğine inanılan birbirinden farklı tasarımlar içermektedirler.

Lascaux Mağarası’ndaki en göz alıcı yer ise ‘’Boğaların Büyük Salonu’’ adı verilmiş olan resimler ile anlatım yapılan mağara odasıdır. Bu odada soldan sağa doğru yapılan resimler ile büyük bir bizon sürüsünün kovalanışından başlayıp yakalanışlarına kadar geçen olaylar anlatılmıştır. Bu mağara resimlerinde çizilmiş olan tek insan, ‘’Ölü Adam Kuyusu’’ olarak resmedilmiş yerde görüntülenmektedir. Tasviri yapılan hayvanlara göre çok daha büyük ve kaba çizilen bu insanın sihirli özelliklerinin olduğuna inanıldığı çiziliş şeklinden kendini belli etmektedir.

Resimler üzerinde yapılan araştırmalar bitip, resimlerin Paleolitik Çağa ait olduğu ilan edildikten sonra mağara halka açıldı. Bu açılı 1948 yılında olsa da beklenenden çok daha fazla sayıda ziyaretçi gelince hatta ziyaretçi akınına maruz kalınca - bu sayı 1955 yılında günlük 1200 kişidir – resimlerin zarar gördüğü ortaya çıkmıştır. Resimler zarar görmesin diye yapılan önlemlere rağmen resimler deforme olmaya devam edince 1963 yılında mağara halkın ziyarete kapatılmıştır. Ziyaretin kapatılmasına rağmen artan ziyaret talebinin önü alınmayacak hale gelindiğinde, 1983 yılında mağaranın 200 metre ilerisine mağaranın birebir kopyası yapılmıştır.