Rügneddin'in kimseye danışmadan Adolsayçuk devleti içinde yönetici ataması üzerine İzzettin ve yanındakiler Rügneddin'e saldırmak için fırsat kollamaya başladılar. Rügneddin'in yanından Moğol askerlerini göndermesi ise bunun için iyi bir fırsat oldu. İzzettin ve yanındakiler 10.000 kadar askeri toplayıp Rügneddin'e saldırdılar. Ve onun hükümdarlığına bir son verdiler. İzzettin ise Rügneddin'i zar zor bağışlamıştı. 1249 yılında ise bu olay yaşanmıştı. Bu olaydan sonra Baycu Noyan, yani Anadolu'yu yöneten Moğol varisi, vergileri fazlasıyla artırmıştı bu olaydan kısa bir süre sonrasında. İzzettin bu vergilerin düşürülmesi için Altın Ordu hükümdarına hediyeler göndermiş, vereceği de bulunmuştu.

Bunun üzerine vergiler düşürülmüştü ama Noyan, İzzettin'in bütün açığını kollar hale gelmişti. Adeta ana düşman kesilmişti. İlerleyen zamanlarda Altın Ordu hükümdarından daha fazla Anadolu Selçuklu veziri destek isteyince, en sonunda Altın Ordu hükümdarı 3 Anadolu Selçuklu hükümdarını da yanına çağırmaya karar verdi. Bu yolculuk sırasında, 1254 yılında Sivas'a varıldığında, devletin en büyük vezirlerinden birisi Celaleddin Karatay'ın ölüm haberi geldi. Bu haber üzerine Ürgünettin ve İzzettin, Anadolu Selçuklu devletine geri dönerken, 3 en küçük kardeşi olan 2. Alaeddin yoluna devam etti. Moğollarla diyalog kuran tek Anadolu Selçuklu hükümdarı böylece en küçük kardeş olan ikinci Alaaddin oldu. 1254 yılından 1261 yılına kadar geçen süreçte ise Rükneddin ve İzzettin, birisi Tokat merkezi, diğeri ise Kayseri merkezinde olmak üzere Anadolu-Selçuklu devletini iki parça halinde yönettiler. Zaman zaman birbirleriyle savaşa da tutuştular.