İslâmiyet’te, Kuranı Kerim'in getirdiği mesajı kabul edenler ‘’müslim’’, İs lâm dinini kabul etmeyenler de ‘’gayrimüslim’’ olarak 'adlandırılır. Bunun ötesinde, İslamiyet'te insanlar arasında ırk, renk, dil ve ülke esasına dayanan bir ayrım yoktur.
Klasik İslam Hukuk doktrininde, gayrimüslimler ‘’ehl-i kitap sahibi’’ olanlar, yani semavi kitap sahibi olanlar; semavi kitap sahibi olup, olmadıklarında şüphe bulunanlar ve diğer inanç sahipleri olmak üzere üçe ayrılmıştır.
Müslüman hukukçular, Hıristiyan ve Yahudileri ehl-i kitap saymışlardır. Ateşe tapan Mecusilerin durumu ise, tartışmalıdır. İslamiyet'in doğuşundan itibaren, Müslümanlarla gayrimüslimlerin milletlerarası ilişkileriyle, Müslümanlarla birlikte yaşayanların hukuki statüleri belirlenmiştir.
Hazreti Ömer devrinde, gayrimüslimlerin Müslümanlarla aynı elbiseleri giymemeleri evlerinin Müslüman evlerinden yüksek olmaması gibi sınırlamalar getirilmiştir.
Yorumlar
Hoşgörü önemlidir
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız