Eski tabiriyle ‘’sefir-i kebir’’ ya da sadece ‘’sefir’’ büyükelçi anlamına gelen bir sözcüktür. Sefirler, bir ülkenin başka bir ülkede bulunan en üst seviyedeki temsilcileri ya da diplomatlarıdır. Sefirler bulundukları ülkede, vatandaşı oldukları ülkenin devletinin başındaki kişiyi temsil ederler. Osmanlı zamanında kadın olan büyükelçilere ya da büyükelçilerin eşlerine sefire tabiri kullanılırdı. Büyükelçiler, temsil ettikleri ülke devlet başkanının imzasını taşıyan bir itimatnameyi (güven mektubu) atandıkları ülkenin devlet başkanına özel bir törenle takdim ederlerdi. Bu arz etme sonucunda ancak görevlerine başlayabilir ve sefir kabul edilirlerdi.

Demokrasilerde sefirler ülkelerinde onlardan sorumlu olan hükümet tarafından atansalar da vatandaşı oldukları devletin başkanlarının kişisel temsilcileri oldukları için, sembolikte olsa meclisler devlet başkanlarından bir ön onay alırlar. Sefir atamalarında görev yapacakları ülkelerin hükümetlerinden diplomatik olarak ‘’agreman’’ adında bir ön onay alınır. Devletler illa bütün ülkelere sefir göndermek zorunda değillerdir. Bunun yerine bir ülkeye sefir gönderip diğer çevre ülkelerde de bu görevi yerine getirmesi için çevre ülkelerden izin alırlar.

Sefirlerin ya da sefir-i kebirlerin temsiliyet dışında ülkesi ile sefir olarak atandığı ülke veya ülkeler arasındaki siyasi, askeri, ekonomik, toplumsal ve kültürel ilişkileri geliştirmek ve iyi tutmak gibi görevleri de vardır. Görev süresi sona eren sefirlerin, vatandaşı oldukları ülkenin devlet başkanı tarafından imzalanmış olan, görevli olduğu ülkenin başkanına götürülmek zorunda olunan bir mektup vardır. Bu mektup, geleneklere göre eski sefirin yerine atanan yeni sefirin kabul töreninde kendi itimatnamesi ile beraber arz edilir.

 

 

Sefir nedir? Sefir-i kebir ne demektir? Sefirlerin görevleri nelerdir? Sefirin eşine ne denir? Kadın sefirlere ne ad verilirdi? Sefirlerin güven mektuplarının adı nedir? Agreman nedir? Sefirler görevlerine nasıl başlar? Sefirlerin ne gibi işlevler vardır? Sefirler kimi temsil eder?