Vikingler'in Grönland, "Greenland" (Yeşil Ülke) adını verdikleri bu ada, aslında buz ve karla kaplı olan yaşam açısından oldukça sevimsiz bir yerdi. Adaya yeşil isminin verilmesinin nedeni ise insanları buraya taşınmaları için cesaretlendirmekti. Vikingler, ada­nın doğusunda ve batısında olmak üze­re iki yerleşim yeri kurdular. Çünkü, en verimli topraklar burada bulunuyor­du. Çiftliklerini fiyortların kenarlarına kurdular. Koyun ve sığır yetiştiren Vi­kingler'in en önemli besin kaynağı ise ren geyiği ve ayıbalıklarıydı...

Kızıl Erik'in (Eric the Red) oğlu Şanslı Leif in (Leif the Lucky) Ameri­ka'yı keşfi, Grönland'e gitmek üzere yelken açtığı sırada şans eseri gerçek­leşmişti. Leif böylece, 1001 yılı dolay­larında Amerika'ya ilk ayak basan Av­rupalı oldu. Kanada'da Newfoundland'e ulaştığı sanılan Leif, buraya "Vinland" (Şarap Ülkesi) adını vermiş­ti. Bu adlandırmanın nedeninin, Leif in özellikle burada yetişen ufak siyah meyveleri, kara üzüm sanması olduğu tahmin ediliyor. Vikingler, ayrıca Markland (Tahta ülkesi) ve Hellunland (Kaya ülkesi) olarak adlandırdık­ları ve Labrador ile Baffin Adası oldu­ğu tahmin edilen yerlere de ayak bas­mışlardı.

Kuşkusuz, her yelken açan denizci­nin işi öyle kolay değildi. Açık deniz­lerde yapılan deniz yolculukları çok uzun ve son derece tehlikeliydi. Yola çıkan gemilerin birçoğunun fırtınalar­da kaybolduğunu her denizci biliyor­du. Ancak, yeni topraklara doğru yel­ken açma istekleri hiçbir zaman kaybolmuyordu...