Museu de Arte de São Paulo (MASP), 1947'de iş adamı ve sanatın hamisi Assis Chateaubriand (1892–1968) tarafından kurulan ve ülkenin ilk modern müzesi olan kar amacı gütmeyen özel bir müzedir. Chateaubriand, İtalyan sanat tüccarı ve eleştirmen Pietro Maria Bardi'yi (1900–1999) MASP'yi yönetmeye ve Lina Bo Bardi'yi (1914–1992) mimariyi ve sergi tasarımını tasarlamaya davet etti. Güney yarımkürede Avrupa sanatının en önemli koleksiyonuna sahip olan MASP'ın holdingleri şu anda Amerika, Avrupa, Afrika, Asya ve Avrupa'dan çeşitli dönemlere ait tablolar, heykeller, nesneler, fotoğraflar, videolar ve giysi parçaları da dahil olmak üzere 11 binden fazla sanat eserinden oluşmaktadır.

İlk olarak São Paulo şehir merkezindeki 7 de Abril caddesinde yer alan müze, 1968'de, 20. yüzyıl mimarlık tarihinde bir dönüm noktası haline gelen Lina Bo Bardi tarafından tasarlanan ikonik binada, Avenida Paulista'daki şu anki yerine taşındı. Lina Bo Bardi, mimarisinde cam ve betondan yararlanarak pürüzlü, bitmemiş yüzeyleri hafiflik, şeffaflık ve süspansiyon özellikleriyle uyumlu hale getirdi. Binanın uçsuz bucaksız açıklığının altındaki zemin seviyesindeki plaza, çok amaçlı bir kamusal meydan olarak tasarlandı.

Mimarın radikalliği, koleksiyonu binanın ikinci katında sergilemek için oluşturulan cam teşhir şövalelerinde de mevcut. Sergi şövaleleri, sanat eserlerini duvarlardan alarak, Avrupa müzesinin geleneksel modelini sorguluyor; bu modelde izleyici, sanat eserlerinin odalardaki düzeni ve düzeni tarafından önerilen doğrusal bir anlatıyı izlemeye yönlendiriliyor. MASP'ın geniş resim galerisinde, askıya alınmış ve şeffaf sergi tasarımı, ziyaretçinin sanat eserleri arasında kendi yolunu seçebilmesi, etrafta dolaşabilmesi ve arkasını görebilmesi nedeniyle izleyicinin koleksiyonla daha yakın bir ilişki kurmasını sağlıyor.

São Paulo Sanat Müzesi, modern Brezilya mimarisinin çarpıcı bir sembolü olarak hizmet ediyor ve etkileyici bir sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor.

Brutalist cam ve beton müzesi, 1957-1968 yılları arasında inşa edildi ve müzenin 1947'deki orijinal yerinin yerini aldı. Yapı, bir internet sitesinin “20. yüzyıl Brezilya mimarisinin en önemli ve etkileyici mimarlarından biri” olarak adlandırdığı bir İtalyan olan mimar Lina Bo Bardi tarafından tasarlandı. Bo Bardi, görsel iddialılığı en aza indirirken dramatik ve anıtsal görünen bir müze yaratmaya çalıştı. Ortalama yoldan geçeni yabancılaştırmadan, içinde sanata yakışır bir yapı tasarlamak istedi.

São Paulo Sanat Müzesi, yapının altında kamusal alan için yer sağlayan zeminin üzerinde asılıdır. Bo Bardi için “müzenin ödünç aldığı kamusal alanı geri vermesi” önemliydi. Bu 242 fit uzunluğundaki süspansiyon, dört beton kirişle yerinde tutularak yüzer bir etki yaratıyor.

Müzenin dışı, çelik hatlarla ayrılmış cam panellerle kaplanmıştır. Yapının alt ve üst kısımları beton olup, kırmızıya boyanmış dört büyük sütun da bulunmaktadır. São Paulo Sanat Müzesi'nin tasarımı, Uluslararası Tarzın temel unsurlarını (doğrusal ve şık bir cam ve çelik cephe) Brütalizm (yapının başgösteren varlığı ve büyük boyutlu beton unsurları) ile harmanlamaktadır. Bo Bardi'nin bu kasıtlı seçimi, bazılarının gözlerini kamaştırırken bazılarını hayal kırıklığına uğratan bir estetik yaratıyor.

Yine de São Paulo Sanat Müzesi'nin çarpıcı tasarım seçimleri dış cephede bitmiyor. Eşsiz mimari lezzeti içeride de devam ediyor! Bo Bardi orijinal olarak galerilerin içini tasarladı, böylece sanatın kendisi yüzüyormuş gibi görünüyor. Beton bloklar ve cam paneller sanatı yerinde tutar. Dahası, galerilerin açık bir kat planı vardır ve ziyaretçilerin sergiyi uygun gördükleri şekilde dolaşmasına olanak tanır. Dıştan gelen kırmızı ve beton patlamaları içeride devam ederek birleşik bir alan yaratıyor.

Sonuç olarak tam gezilmelik üstelik eğer birazcık sabırla bu müzedeki eserleri sizin ayağınıza getirebilirim! Bu ne mi demek oluyor? Sanat kategorisinde beklemede kalın! İÇERİĞİ GELECEK!

kaynak: https://masp.org.br/en/about https://www.atomic-ranch.com/architecture-design/road-trip/sao-paulo-museum-of-art/