Çivi
Tüccarın birinin panayırda işleri iyi gitti; tüm mallarını satarak kemerini altın ve gümüşle doldurdu. Karanlık basmadan önce köyüne dönmek istedi. Pelerinine bürünerek atına atladığı gibi evin yolunu tuttu. Öğlene doğru bir şehirde mola verdi. Tekrar yola çıkarken atını ona getiren seyis: "Bayım, atın arka ayağındaki nalın bir çivisi eksik" dedi. "Olsun" diye cevap verdi adam. "Altı saatlik yolum var; o zamana kadar nal düşmez. Acelem var." Akşam üzeri tekrar mola verdiğinde, atını yemle beslerken seyis yanına geldi: "Bayım, atınızın sol arka ayağındaki nalın bir çivisi düşmüş; onu nalbanta götüreyim mi?" diye sordu. "Düşsün! Birkaç saat daha dayanır bu at. Acelem var!" diye cevap verdi adam. Ve yoluna devam etti, ama bu uzun sürmedi. At topallamaya başladı; çok geçmeden de tökezleyerek bacağını kırdı. Adam onu orada bırakmak zorunda kaldı ve pelerinini sırtlayarak eve kadar yayan yürüdü. "Hep bunlar bir çivi yüzünden" diye söylendi. Acele işe şeytan karışır derler ya!
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız