TATLI LAPA
Vaktiyle iyi yürekli, yoksul bir kız vardı. Bu kız annesiyle birlikte
yapayalnız yaşardı.
Yiyecek bir şeyleri yoktu. Günün birinde çocuk ormana gitmişti. Orada
karşısına yaşlı bir kadın çıktı. Bu kadın onun çektiklerini biliyordu. Ona ufak
bir tencere verdi. Kız buna:
- Minik tencere kayna! deyince tencere tatlı darı lapası pişiriyordu.
- Minik tencere dur! deyince de tencere duruyordu.
Kız tencereyi eve, annesine getirdi. Artık yoksullukları ve açlıkları sona
ermişti. İstedikleri kadar tatlı lapa yiyorlardı.
Bir aralık kız evden çıkıp gitmişti. Anne:
- Minik tencere kayna! deyince tencere lapayı pişirdi, kadın doyuncaya
kadar yedi. Sonra tencereyi durdurmak istedi, ama ne diyeceğini bilemedi.
Bunun için tencere durmadan pişirdi, bütün ev doldu. İkinci ev, sonra cadde...
Sanki tencere bütün dünyayı doyurmak niyetinde. Bu büyük bir yıkım oldu,
kimse ne yapacağını bilmiyordu. Sonunda bir tek ev kalınca çocuk eve
döndü:
- Minik tencere dur, dedi, tencere durdu, lapa pişirmeyi kesti.
Şimdi kim kente gitmek isterse bu lapadan yiye yiye geçmesi
gerekiyormuş.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız