Serin rüzgârlar taşır
bir dostumun yüzünü yakan mevsim
incelmiş bir hayatın kederiyle
sessizce durur anıların yamacında
renginden su alan resim.
odalara sığmazdık, odalar dar
içinde gizli bir ses ölürken
dönenip durdu heves
dağlar dağlar..
saatleri biz sustururduk
korkusuyla kendi sesimizin,
yokederdik kardeşliğini
gündüzle gecenin.
karardı baktıkça gözler
balkon derinliğindeki dağlara,
heves yollara düştü,
tedirginlik korkulara.
yüzün gecikmiş bir mektupta
anlaşılır dürüst ve ıslak
yitirilmiş bir anıyla çıkageldi
güneyin ılık sokaklarından.
- her ses bir renge yakışır,
su kendi bildiğince akar,
hiç bir şeye benzemez içimizdeki uçurum
ne kadar acemi harcı olsa da,
ölümle karşılanmalı bazı sorular.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız