Bir varmış bir yokmuş
Bir şehir faresi varmış;
Bir gün yolu yordamıyla
Tarlafaresini yemeğe çağırmış.
Bir Türk halısı üstüne
Bir sofra kurulmuş, şahane.
Ne yemekler, ne yemekler...
Gitmeyen bilmez şehre.
Böyle ziyafet görülmemiş,
Hiçbir şey eksik değilmiş.
Ama tam yemek başlarken
Farelerin iştahı kesilmiş:
Ayak sesleri gelmiş birden
Evin üstünde bir yerden;
Şehir faresi fırt bodruma,
Tarlafaresi de peşinden.
Ses seda kesilmiş yukarıda,
Fareler çıkmış meydana.
Şehirli fare, buyurun, demiş,
Soğumasın bizim kızartma.
Ben doydum, demiş tarlafaresi,
Yarın bize beklerim sizi.
Bizde böyle kral sofraları yok,
Fukara işi bizimkisi.
Ama yediğin boğazında kalmaz,
Ayak mayak sesi duyulmaz.
Haydi, hoşça kal kardeş,
Korkulu yemek bana gelmez.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız