Üç türlü kimse var ki bu dünyada
Ne kadar övsen o kadar kârlı çıkarsın:
Kimdir bunlar? Tanrılar, metresin ve kralın.
Malherbe böyle der, ben de katılırım ona.
Geçerli bir öğüt bu, bütün çağlar için.
Övgü gıdıklar, kazanır her yüreği:
Avlayan onunla avlar güzelleri.
Göreceksiniz bu anlatacağım masalda
Tanrılar nasıl karşılıyor övülmeyi.
Atinalı şair Simonides
Bir atleti övecekmiş sipariş üstüne.
Bakmış, konu bir hayli tıkız:
Atletin soyu sopu ünsüz mü ünsüz:
Babası orta halli bir bezirgân
Kendisinde de bacak gücü var sadece.
Ne yapsın, nesini övsün zavallı şair?
Bir şeyler söyledikten sonra ona dair,
Kastor ve Polluks'a.
Yıldız olup göklerde gezen
İki dost tanrıya getirmiş sözü:
— Onlardan ayrılmamalıdır, demiş,
Bütün atletlerin gözü.
Bu kardeş yıldızlar, demiş, şöyledir, böyledir:
Onları örnek alan yükselir, yücelir.
Uzatmayalım, övgüsünün üçte ikisini
Bu tanrılara ayırmış bizimki.
Atlet, bir kese altın verecekmiş şaire;
Ama görünce övgünün kısırlığını,
Üçte bire indirmiş kesedeki altını;
Açıkça da taş atmış şaire:
— Üst tarafını Kastor'la Polluks'tan al, diye.
Ama, demiş,
Onlar borçlarını ödeye dursun,
Ben de ağırlamak isterim sizi:
Buyurun, bu akşam şeref verin soframıza:
Seçkin kişiler, yakınlarım, dostlarımla.
Simonides kabul etmiş bu daveti,
Övgüsüne karşılık, hiç değilse,
İyi bir yemek yerim diyerek.
Yaman bir ziyafet: Yenilmiş, içilmiş;
Herkesin keyfi yerindeymiş.
Derken bir hizmetçi gelmiş koşa koşa:
İki adam var, demiş kapıda:
Sayın Simonides'i istiyorlar acele.
Şair kalkmış sofradan
Herkes atıştırıp dururken.
Gelen iki adam meğerse Cevza burcunun
Övdüğü iki yıldız tanrısıymış.
Teşekkür etmişler şairin övgüsüne,
Karşılık olarak da
Bir haber vermişler kendisine:
— Bu ev yıkıldı yıkılacak,
Hemen uzaklasın burdan, demişler.
Olmuş dedikleri:
Bir direk devrilmiş;
Ve bütün tavan inivermiş birden
Sofranın ve davetlilerin üstüne.
Bununla da yetinmemiş,
Şairin öcünü alan tanrılar:
Atletin bacağını kırmış bir direk.
Çoğu sakatlanan davetliler
Kaçışmışlar yel yepelek.
Ün Tanrısı yaymış haberi dört bir yana.
Bir hayli gürültü koparmış bu mucize;
Tanrılar şairi seviyor diye de
İki kat artmış şiirlerinin ücreti.
Ve ondan övgü istemekte yarışa giren
En soylu kişiler bile şart koşmaz olmuş
Atalarının da övülmesini.
Başta söylediğime dönüp derim ki:
Tanrıları ve benzerlerini
Övmekte kusur etmeye gelmez.
Şiir Tanrıçası Melpomene de
Para işlerinde küçük düşmek istemez.
Değeri yüksek tutulmalı bizim sanatın.
Şanları şerefleri artar
Bize güler yüz gösteren büyüklerin:
Olympos'la Parnassos'un eskiden
Kardeşçe geçinmeleri bundan.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız