Bir varmış bir yokmuş,

Uzak diyarlarda perilerin yaşadığı bir diyar varmış. Bu peri ülkesinde her sene yalnızca iki bebek doğar bunlardan biri peri kızı diğeri ise erkek peri olurmuş ve kader o ki bu iki bebek büyüdüklerinde birbirlerine her zaman aşık olurlarmış.

Bu harika periler diyarında bir gün dünyalar tatlısı bir peri kızı dünyaya gelmiş ancak hiç erkek peri dünyaya gelmemiş. Bu durum periler diyarında bir ilkmiş. Peri kızının ailesi çok şaşkınmışlar. Gelecekte kızlarının nasıl mutlu olacağını kara kara düşünmeye başlamışlar kızları belki bir gün sevdiğini bulur umuduyla kızlarının adını “Sevgi perisi” koymuşlar. Sevgi perisi yaşı ilerledikçe bütün perilere sevgi dağıtmaya başlamış ancak evlenme çağına geldiği zaman kendisinin seveceği hiçbir peri olmadığını fark etmiş. Bu durumu kimselere anlatamayan Sevgi perisi her akşam göl kenarında ağlamaya başlamış.

Bir gün yine o büyük masmavi gölün kenarında ağlarken kıyıya cam bir şişe vurmuş. Sevgi Perisi içi parıl parıl parıldayan bu şişeyi merakla açmış açtığı gibi şişenin içinden yaşlı mı yaşlı bir peri nine kanatlanmış. Peri nine Sevgi perisinin uzun bal rengi saçlarını okşamış ve “Ağlama güzel kızım.” demiş. Sevgi perisinin şaşkınlıktan kocaman açılmış gözleri Peri ninenin sevgi dolu bakışlarından sonra yeniden yaşlarla dolmuş ve “Ben niye diğerleri gibi değilim.” diye sormuş. Peri nine peri kızının gözyaşlarını silmiş ve bir damla göz yaşını parmağıyla alıp göl kıyısına geldiği şişenin içerisine koymuş ve şişenin ağzını kapatmış.

Sevgi perisinin gözyaşı damlası şişenin içinde parıldamaya başlamış birden bire parıldama sönmüş ve şişenin içinde çok yakışıklı bir çocuk ortaya çıkmış. Ancak bu perinin tek kanadı yokmuş. Sevgi perisinin şaşkınlıktan ağzı açık kalmış. Meraklı gözlerle “Bu kim?” diye sormuş Peri nineye.Peri nine “Yıllar önce çok güzel bir peri kızı bir insan oğluna aşık olmuştu.” diye başlamış anlatmaya.Bu peri kızı aşık olduğu insanla başka diyarlara göç etmiş ve çok yakışıklı bir çocukları olmuş, Ancak bu bebeğin annesi peri babası ise insan olduğu için tek kanadı varmış. Peri kızının dünyaya geldiği sene doğan erkek peri meğer başka diyarlarda imiş.

Sevgi perisi hikayeyi öğrenince hem çok sevinmiş hem de çok çaresiz hissetmiş.Nine, peri kızının endişesini anlamış olacak ki Şimdi bu şişe sana yol gösterecek güzel kızım.” demiş. “Onun gösterdiği yoldan gidersen kısa sürede sevdiğine kavuşacaksın.” diye devam etmiş sözlerine.Sevgi perisinin gözlerindeki endişe heyecana dönüşmüş peri nineye çok teşekkür edip koyulmuş yola.

Peri kızı ormana girmiş, az gitmiş uz gitmiş dere tepe düz gitmiş şişe onu büyük bir çınar ağacının altına kadar yönlendirmiş başka da bir yol göstermemiş.

Sevgi perisi yorgunluktan çınar ağacının altında uyuyakalmış, tam güzel bir rüyanın ortasındayken çalıların arkasından gelen hışırtı ile gözlerini açmış. Seslerin nereden geldiğini merak eden Sevgi perisi ormanın içine doğru yürümeye başlamış. Etrafta bembeyaz uzun yeleli bir attan başka bir şey görememiş ve çınar ağacının altına geri dönmeye karar vermiş. Birden bire tuhaf sesleri yeniden duymuş ve bir ağacın arkasına gizlenmiş.

Ağacın arkasından gizli gizli sesin geldiği yöne bakan peri kızı bir de ne görsün tek kanatlı yakışıklı erkek peri gözyaşı şişesini su zannedip içmeye başlamış.

Peri kızı “Ah ne yapıyorsun sen?” diyerek saklandığı ağacın arkasından çıkmış. Yakışıklı peri meraklı gözlerle Sevgi perisine baka kalmış. Hayatında hiç bu kadar güzel bir kız görmemiş olduğunu düşünürken birden bire sırtında bir hareketlenme fark etmiş erkek peri.

Sevgi Perisi hayretle genç çocuğun sırtından çıkan parıl parıl parıldayan ikinci kanada hayranlıkla bakıyormuş. Sevgi perisinin göz yaşı erkek perinin ikinci kanadının çıkmasını sağlamış.

İkisininde gözleri mutluluktan ışıldıyormuş, sanki peri masalları gibi. Birbirlerine yavaşça yaklaşarak tanışmışlar. Sevgi perisi bütün hikayeyi anlatmış ve genç peri Sevgi perisine o kadar aşık olmuş ki onunla periler diyarına gitmeye karar vermiş.

Ve bir ömür boyu mutlu yaşamışlar…