Çoluk, çocuk Eminönü'nde para vermemek için, sabırsızlıkla gecenin saat tam 24.00'ünde geçiş parasının kalkmasını beklerken, Nuri Bey bastırmış "mürurıyeci"ye kuruşu, göğsünü gere gere geçmiş Köprü'den karşıya, Karaköy tarafına... Bence, iyi etmiş Çarşıkapı’lı Nuri Bey... Bastırdığı para topu topu bir kuruşmuş ama, bu parayı vermekle Galata Köprüsü'nün tarihine geçmeyi başarmış. Yoksa, koca İstanbul'da kim bilecek kundura imalatçısı Nuri Bey'i!
Geçenlerden köprü parasını toplamak için Köprü'nün iki başını tutmuş olan, iri yarı Belediye görevlileri... Üzerlerinde, topladıkları kuruşları Şeytan'a uyup da kendi ceplerine atmamaları için, cepsiz uzun iş gömlekleri olurmuş. Boyunlarında da, aldıkları kuruşları içine atmaları için kayışla asılı sarı madenden kumbara benzeri birer kutu...Köprü parasını kutuya atmayanı ölseler Köprü'ye bırakmazlarmış!
Köprü parası 1 Haziran 1930 günü kalkmasına kalkmış, ama sadece görünüşte kalkmış. Gerçekte bu para bir süre daha tramvay yolcularından alınmakta devam etmiş. Ben, 1940'lı yıllarda, henüz ilkokuldayken, tramvay biletlerinin içinde, 'Köprü Vergisi' adı altında halktan yine bir kuruş alınmakta devam edildiğini çok iyi hatırlarım.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız