Galata Köprüsü’nün Hikayesi (IV)

Vapurların ikide bir şiddetle yüklenip bindirmesin­den, tramvayların günde belki de yüzlerce kere silkelemesin­den, rüzgardan, kardan, yağ­murdan, akıntıdan zavallı Köprü zaman içinde neler çekmedi ki... Önce 1960'ların başında tramvaylar kalktı, derken 70'lerin orta­larına doğru da vapur iskeleleri Köprü'den alına­rak Eminönü rıhtımına götürüldü de çilekeş Köprü biraz olsun ra­hat nefes alabildi.

Galata Köprüsü’nün Hikayesi (IV)

Rahat nefes alabildi, ama neye yarar! İş işten geçmiş, Köprü hayli eskimiş, yer yer çürümüş, doğal ömrünü çok­tan tamamlayıp, uzatmaları oynamaya başlamıştı. Sık sık dubaları değiştiriliyor, bağ­lantıları elden geçiriliyor, ayakları duruma göre ya kal­dırılıyor ya da indiriliyordu. Bütün bunlar olurken de Köprü her sabah açılarak bir saat boyunca Haliç'e girecek ve de Haliç'ten çıkacak gemi­lere, teknelere yol vermekte devam ediyordu.

Galata Köprüsü’nün Hikayesi (IV)

Nasıl mı açılıyordu Köp­rü? Orta kısmı bir römorkörle yavaş yavaş çekilip kenara döndürülerek... Karaköy'den Eminönü'ne, ya da tersine Eminönü'nden Karaköy'e ge­çecek olan arabalar, yayalar, bu arada günün ilk tramvayları, köprü başlarında sabırsızlıkla o bir saatin dolmasını beklerlerdi. Yaya­lar, şoförler, vat­manlar, yolcular oracıkta tezgâh açan seyyar sa-lepçilerin, simitçilerin ya da çaycıların, çörekçilerin başına üşüşerek sabah ayazında, içle­rini ısıtmaya çalışırlardı.

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Greenland ve Yanlış İsimlendirme

Greenland ve Yanlış İsimlendirme

C-12 Elementi ve Fred HOYLE

C-12 Elementi ve Fred HOYLE

Sir Fred HOYLE ve Elementler

Sir Fred HOYLE ve Elementler

Sir Fred HOYLE ve Eğitimi

Sir Fred HOYLE ve Eğitimi

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Çok İhtimal

probiyotik

Greenland ve Yanlış İsimlendirme

bubble30
Nielawore

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun