Aralık 23, 2024

Sakalın İtibarı Kesildi: Jilet (III)

Olay, tartışılamayacak kadar net biçimde karşımızda durmaktadır. 'Adabı Muaşeret' kitabının tam 96. sayfasında, 'Erkeklerde Tuvalet ve Giyinişin Yeni Adabı' başlığı altında konunun ayrıntılarına girilir. "Eskiden erkek denilince evvelâ sakal ve bıyık hatırlanırdı," diye başlanan söz, bir zamanlar sakalın sahip olduğu ihtişamı çaresizce hatırlattıktan sonra, "velhasıl bütün beşeriyet için sakal, umumi harbe kadar asırlarca kuvvet ve kudret alâmeti addedilmiştir," diyerek ilginç bir analize bağlanır: "Gariptir ki, umumi harp sanki beşeriyetin sakalı üzerinden geçmiştir. Cihan harbi insanların sakalını alıp götürdü! Bugün hemen hiçbir millette artık sakalın bir kıymeti kalmamıştır. "

Sakalın İtibarı Kesildi: Jilet (III)

Kitabımızın yazarı Muhittin Dalkılıç, elbette hâlâ tek tük de olsa sakallı insanların görüldüğünü teslim eder. Ama bunların hemen hepsi geniş tabiatlı, rahat, biraz ağır mizaçlı, gereğinden fazla halim selim adamlardır. Ya da "asri hayatın hız ve cereyanlarına karşı hissiz kalmış" bilim insanlarıdır. Bölüm, konunun 'yeni adab' açısından vardığı noktayı tartışılmaz biçimde ortaya koyar:

Sakalın İtibarı Kesildi: Jilet (III)

"Bugün asrî yüz, matruş yüzdür. Bıyıklı bir erkek, asrî bir erkek sayılmıyor. (...) Bugünlerde asrî tip, bıyık ve sakal ölünceye kadar suratında görünmeyen bir tiptir. Matruş olmaktaki temizlik, pratiklik, zindelik ve gençlikten hayli kâr temin edinilebilişi, bıyık ve sakalın bir daha avdet edebilmesine imkân bırakmayacaktır. Bugünün muaşeretinde bıyık ve sakal o derece haramdır ki, tıraş olmaksızın hiçbir nevi ziyaret yapılamaz. Hatta gece bir suareye iştirak mecburiyetinde olanlar, gündüz bir, gece de ayrıca bir defa traş olmak mecburiyetindedirler. Bugünkü erkek tuvaletinin ilk esası olan tıraşın ehemmiyeti o kadar yerleşmiş ve herkesçe malum olmuştur ki, bu hususta fazla söz söylemenin de kârilere [okurlara] bir üçüncü tıraş olacağından korkarız." 

Sakalın İtibarı Kesildi: Jilet (III)

Yedigün dergisinde bir başka yazar ise, "medeni adam her gün tıraş olur" vecizesini yumurtlamakta ve şöyle devam etmektedir: "Eğer tıraşı temizliğin bir şartı sayacak olursak her sabah, yüzümüzü yıkar, başımızı tarar gibi tıraşımızı da olmamız lazım gelir. Yüzümüzde bir kirin kalmamasına dikkat ederken siyah siyah kılların bulaşmasına nasıl tahammül edebiliriz? Sonra tıraşın insana verdiği büyük bir zevk vardır. Yüzümüzden belki bir dirhem kıl atmışızdır, fakat okkalarca yükten kurtulmuş gibi hafiflediğimizi hissederiz. Tıraştan sonra duyduğumuz bu hafiflik yalancı değildir. Tıraş ameliyesinin yüzümüze temin ettiği masajın da bunda hakikaten bir rolü vardır."

 

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Kişisel Yazı ve Semboller

Kişisel Yazı ve Semboller

Beyin ve Dalga Boyları

Beyin ve Dalga Boyları

Şifa Kaynağı Ormanlar

Şifa Kaynağı Ormanlar

Saldırıya Dayanaklı Kumaş

Saldırıya Dayanaklı Kumaş

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

Gelenekler

probiyotik

Kişisel Yazı ve Semboller

bubble30
Nielawore

AYRI AMA BİR GEZEGENİMSİLER: NGC 2371/2

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun