Çanakkale Savaşları’nda, 10 Ağustos 1915 sabahı gerçekleştirilen 'Anafartalar Taarruzu' savaşın doruk noktalarından birisidir. Mustafa Kemal'in komutası altında kazanılan bu zaferin yıldönümünde, gelin savaş alanlarını birlikte gezelim, kitabeleri okuyalım.
“Onlar mukaddes vatan toprakları için canlarını seve seve vermişler, Çanakkale Savaşları'nın kaderini değiştirmişlerdir. Burada geçen her saniye, kullanılan her an, ölen her nefer, Türk vatan ve milletinin mukadderatını çizmiştir. Kara savaşlarına katılan ilk birlik olan 57. Alay, vatan sevgisinin ne olduğunu insanlığa göstermiştir. Bu kahraman alayı hayranlık, minnet ve rahmetle anıyorum."
Mustafa KEMAL
Çanakkale denince, pek çok kimse gibi benim de ilk aklıma gelen, kahraman Mehmetçik’in bu topraklarda destanlar yazdığı Çanakkale Savaşları olur: Arıburnu, Kanlısırt, Conkbayırı, çökmüş daracık siperler, artık gürlemeyen toplar, kartal yuvasını andıran tabyalar, yan yana uzayıp giden mezarlar. Ve de Kabatepe'deki müze ile Seddülbahir'de yükselen Çanakkale Şehitleri Anıtı. Savaş alanındaki dev kitabeler. Daracık siperler. Savaş gözetleme kuleleri. Ve Mustafa Kemal'in göğüs cebindeki saatinin parçalandığı o yer... Bizlere bugünleri bahşeden şehit ve gaziler... 18 Mart Çanakkale Zaferi yıldönümünde, hepsi, nur içinde yatsınlar...
Çanakkale Savaşları'nın, ilk sahfası, 1915 yılının başlarına rastlar. 'Birleşik Filo'nun savaş gemileri Çanakkale Boğazı'na saldırır. 'Çanakkale Boğazı Muharebesi'nin doruk noktası ise 18 Mart 1915'tir: İtilaf devletlerinin müşterek donanmasına ait 30 savaş gemisi, geniş kapsamlı bir saldırı başlatır. Saldırı, başarısızlıkla sonuçlanır. Savaşların ikinci safhası, 25 Nisan'da İngiliz ve Fransızların Seddülbahir'e, Avusturya ve Yeni Zelanda kuvvetlerinin (Anzaklar) Arıburnu kumsalına (Anzak Koyu) yaptıkları çıkarmalarla başlar. Bundan sonrasında da, çetin ve kanlı siper savaşları yaşanacaktır.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız