Kar taneleri nasıl fiziki farklılıklar gösteriyorsa, buna bağlı olarak çığ tipleri de değişiklikler sergiliyor. Örneğin, toz halindeki karın yol açtığı çığ, pudra şekerinin akışını anımsatıyor. Islak karın çığı ise yavaş yavaş kabından dökülen yoğurda benziyor. Plaka halindeki kar tabakasının yarattığı çığ ise, üst üste konmuş bisküvilerin bir darbeyle yıkılışını çağrıştırıyor.
Bu kaçınılmaz bir fizik kuralı... Ağırlığı olan her şeyin yerçekimi kuralına uyması gibi... Ancak, bir başka gücün, yani moleküllerin yapışkanlığının etkisiyle kar kütlesi yerinde sabit kalabiliyor. Kısacası, bu iki gücün karşılıklı dengelenmesi, kar kütlesinin kayışını önlüyor.
Ne var ki, bu denge zaman zaman çeşitli nedenlerle bozulabiliyor. Dengenin, yerçekimi gücünün lehine bozulduğu durumlarda çığ tehlikesi beliriyor. Denge bozucu olarak çok çeşitli parametreler söz konusu... Örneğin, çok soğuk bir havada yağan yoğun miktarda kar. mevcut kar kütlesinin dengesini altüst etmeye yetiyor. Bu durum toz biçimindeki çığlar için ideal bir ortam yaratıyor. Yine çok soğuk esen bir rüzgar, yüzeydeki karı plakalar halinde donduruyor ve sertleştiriyor. Bu sırada, sert plaka biçimindeki kar kütlesinin derinliklerinde "dip kırağıları" oluşuyor. Yani, kar kütlesinin üst bölümü plaka biçiminde sertleşiyor ama temeli zayıf kalıyor. Bütün bu sistemin devrilip yamaçlardan aşağıya doğru akması için de küçük bir basınç yeterli oluyor.
Bunu şöyle bir örnekle açıklayabiliriz: Bir toz şekeri yığının üzerine bisküvileri plaka halinde yerleştirin ve elinizle hafifçe dokunun. Bisküvilerin nasıl iskambil kağıtları gibi birbirinin üstüne devrildiğini göreceksiniz...
Yorumlar
Karın çeşidi değiştikçe problem büyüyor
Çığın da çeşidi varmış ilk kez duydum
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız