Işık ışınları, cisimlerin yığılmasından başka bir şey değildi... Hiçbir şeyin ışığın hızından daha hızlı olmadığını ise 1905 tarihinde Albert Einstein kavramıştı. Einstein'den önce, bilimadamları bir lambaya yaklaşıldığı zaman ışık hızının arttığını, lambadan uzaklaşıldığı zaman ise azaldığını düşünüyorlardı. Ne var ki, bunun doğru olmadığını Einstein'den önce Amerikalı fizikçi Albert Michelson yaptığı bir deneyle kanıtlamıştı.
Michelson, arkadaşı fizikçi Edward Morley ile birlikte dünyanın dönüş hızını hesaplamaya çalışıyordu. Deney şunu kapsıyordu: Işık ışınını, bir ayna aracılığıyla birbirinin aynı, ama dikey iki ışık ışınına böleceklerdi. Düşüncelerine göre, ışınlardan birinin hızı dünyanın hareketine göre artacaktı, diğerininki ise artmayacaktı. Ancak, deneyin sonunda her iki ışığın hızının da aynı olduğunu farkettiler.
Çünkü ışık hızı, dünyanın yörüngesindeki hareketinden bağımsız olarak her durumda aynıydı. Michelson bu deneyiyle 1907 yılında "Nobel Fizik Ödülü"nü kazandı. Işık hızının koşullardan bağımsız olarak sabit kaldığı gerçeği, daha sonraları Einstein'ın "İzafiyet Teorisi"ni oluşturmasına yardım etti.
Yorumlar
Uzay çalışmaları için en geçerli ölçü birimi
iki deha tek yol
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız