İnsanların birbiriyle bazı durumlarda anlaşamadıklarını görebiliriz. Bu anlaşamamazlığın en büyük sebeplerinden birisi belki de o kişinin hayatı boyunca hiç duymadığı ya da ilk defa karşılaştığı bir şeyi ona söylemeniz durumudur. Örneğin, siz hayatının belli bir kısmı boyunca, büyük bir kısmı boyunca köyde yaşamış ve hiç o köyden dışarı çıkmamış bir insana gidip de kendi yaşadığınız büyük şehri anlatırsanız ve dünyada o köy dışında da başka bir hayat olduğunu anlatmaya kalkarsanız, bu durumda size karşı kendisini kapatabilir.

Çünkü hayatında hiç böyle bir şey bilmemiştir, deneyimlememiştir. Sizi muhtemelen o anda ilk başta anlayamayacaktır bile. Ardından birey kendisini size karşı kapatabilir. Bunun en büyük sebeplerinden birisi, bireyin aslında kendisinin daha önce hiç yaşayamadığı ve belki de yaşamak isteyip de yaşayamadığı bir hayatın var olduğunu sizin ona göstermeniz olacaktır. Sizin büyük şeyle ilgili anlattığınız her şey belki de ona karşı son derece çekici gelecektir.

Sonra kendi hayatına bakıp yaşayamadığı her şeyi gözünün önünde bulunduracaktır ve sizi kendi kafasında reddedecektir. Oysa ki siz ona bir realiteden bahsettiniz, var olan bir şeyden bahsettiniz ama o bunu kaldıramadı. Çünkü ilk defa duyduğu bu bilgi onun aslında pek de hoşuna gitmeyen bir gerçektir. İşte insanlar yeniliklere karşı böyle durumlarda veya davranışlarda da bulunabiliyorlar.