Herhangi bir yanlış, bir eksik, bir kayıp ya da bir hata olduğu zaman insanlar ya da toplumlar hiç fark etmez. Hepsi suçlayacak birilerini veya bir şeyleri ararlar. Oysa ki ne insanların kendisi ne de toplumların kendisi suçlu aslında kendilerinde olabileceği gerçeğini pek de fazla görmek istemezler. Yanlış giden, ters giden durumlarda genelde suçlanacak birisi ya da birileri bulunur. Her şey bu insanların üzerine atılır. Bu insanlar bazen sizin yakınınızdadır, bazen sizin uzağınızda.
Ama dönüp de genellikle kimse kendini suçlamaya kalkmaz. İşte bu bir insanın yapabileceği en zor şeylerden bir tanesidir. Kendini suçlamak. Oysaki bir insanın başına gelen pek çok olayda suçlu bizzat kendisidir aslında. Veya bir topluluğun başına gelen pek çok felaket o topluluğun kendi hataları yüzünden başına gelmiştir. Genellikle bu böyledir. Ama kimse kalkıp da kendini suçlamaya kalkmaz.
Oysaki insan veya topluluklar önce kendilerini suçlasalar, hatayı kendilerinde arasalar, çok daha doğru sonuçlara ulaşacaklardır. Ve o hataların üzerine gidip çözseler, bir daha aynı problemleri yaşamayacaklardır. Oysaki tarihin de tekerrürden ibaret olmasının sebebi, hatta en önemli sebeplerinden birisi, insanın hatayı bir türlü kendinde arayamamasıdır. Bu yüzden hep aynı hatalar yapılır ve tarihte kendini hep tekrar eder durur.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız