Bugün yaşamak dendiği zaman insanların aklına gezmek, tozmak, eğlenmek, yiyip içmek, bunun gibi şeyler geliyor ya da hedonistik bir yaşam tarzı geliyor. Oysaki yaşamak tam olarak da böyle bir şey değil. Aslında yaşamak bunları da içine alabilir ama belli başlı şartlar altında. Aslında yaşamak, insanın belli konularda, belli başlı şeyler için mücadele ettiği anlardır sadece. Yani şöyle düşünün, diyelim ki siz dışarıda eğleniyorsunuz ve yaşadığınızı söylüyorsunuz.
Diyelim ki, karşı cinsel hoşlandığınız birisiyle birlikte olabildiniz. Peki, buna bir anda ulaşsanız, yaşamış olur muydunuz? Hayır, aslında yaşamak, ona ulaşmak için çabaladığınız süreçtir, mücadeledir. Aslında yaşamak, o yaşadığınız anına ulaşmak için verdiğiniz mücadeleden ifadettir. Eğer mücadele vermeden ulaşabiliyorsanız, aslında o kadar da çok yaşamış sayılmazsınız. Ya da, mücadele vermeden yaşadınız ve yaşamaya devam ettiniz.
Ama yaşadığınız anlar da aslında ileride anlamını yitirecektir. Çünkü o insanlarla %90 ihtimalle ömrünüzün sonuna kadar birlikte olmayacaksınız. Sizinle kalacak olan tek şey, verdiğiniz mücadelenin sizde bıraktığı hislerdir. Çünkü mücadele size aittir. Ama ulaştığınız diğer hiçbir şey size ait değildir. Bu yüzden, yaşamak, mücadele edilen anların toplamından ibarettir.
Yorumlar
Mücadele insanın yaşadığını anlamasını sağlar
Mücadele yorar ama keyfi de başkadır
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız