Eskiden daha sık duyduğumuz ama şu anda da bazı dönemlerde hala duyabildiğimiz bir söz deyimi vardır. Aslında bu bir hayata da bakış açısı şeklidir. Onun adı ani yaşamaktır. Ani yaşayın, yani yaşadığınız an her neyse onun tadını çıkarın. Geçmişi düşünmeyin, geleceği de düşünmeyin. O an canınız ne istiyorsa onu yapın. Ani yaşayın. Bu açıkçası bana her zaman için anlamsız hatta saçma gelen bir bakış açısı olmuştur. Ve günümüzde gerek dünyanın gerekse ülkemizin haline baktığımız zaman aslında bunun ne kadar da boş ve gereksiz bir bakış açısı olduğunu anlayabiliyorum.
Çünkü, işin doğrusunu söylemek gerekirse aslında, şu anette dünyanın geldiği son durumda yaşanabilecek pek de fazla güzel bir anı yok. Her yerde ekonomik krizler, toplumsal çöküşler, dejenerasyonlar, acılar, üzüntüler, doğal afetler varken anı yaşamaya çalışmak, aslında bireyin kendini kandırmasından başka bir şey değildir. Veya bu kadar acımasız bir hayat karşımızda dururken, geleceği düşünmeyip anı yaşamaya çalışmak, bireyin ilerisi için kendi ayaklarına vurduğu bir pranga, bir zincirden başka bir şey değildir.
Ve bunu bireyin kendi kendine yapar. Anı yaşamak, sadece ve sadece, gelecekle alakalı hiçbir endişesi bulunmayacak kadar hayatta kendini geliştirebilmiş, hayatta bir yerlere gelmiş insanların yaşayabileceği bir lüksdür. Anı yaşamak, güçlü insanların yapabileceği bir lüksdür. Başka insanlar bunu yapamaz. Yaparlarsa hayatlarını mahvederler.
Yorumlar
Her insan anı yaşayamaz
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız