Herhangi bir şeyi anlamanın en iyi yollarından birisi, onu aslında basitleştirerek anlamaya çalışmak. Çünkü hayatta yaşanan pek çok olay ya da anlatılmasından pek çok şey aslında söylemesi kolay olan olaylardır. Ve söylemesi kolay olan bir şeyin ne olduğunu anlamak da çok zor değildir. Yapması zor olabilir, pratiği zor olabilir ama söylemesi genellikle kolaydır ve anlamak da genellikle kolaydır bu yüzden. Buna bir örnek vermek gerekirse, aslında belki hukuksal terimler, kıbbi terimler veya bu terminolojiler gibi karmaşık terminolojilere sahip olan alanlar iyi bir örnek olabilir.

Bir doktoru veya bir avukatı düşünün. Belki de her gün veyahut da eğitim hayatları boyunca bu insanlar bir sürü yazılı metin okumuşlardır. Bu yazılı metinlerde de genellikle o alanların pek çok kendilerinin özgü terimleriyle boğuşmuşlardır, anlamaya çalışırlarken. Ancak bir doktora anlatılmak istenen şey temelde nedir veya bir doktorun yapması istenen şey temelde nedir? Hastaları tedavi etmektir. Bir avukattan beklenen şey genelde nedir?

Adaleti sağlamasıdır veya adaletin sağlanmasına yardımcı olmaktır. Aslında öğretilmek veya anlatılmak istenen şeyler arasında bunlar çok bir yer tutar. Kelimelere ve detaylara takılmak yerine anlatılmak isteneni anlamaya çalışmak aslında bütün o kelimelerin verdiği yüklü yerden kurtularak basitleştirerek anlamaya çalışmaktır. En azından benim basitleştirerek anlamaktan kastettiğim şey budur. Bu bir şeyleri anlamayı çok daha kolaylaştırabilir hayatta.