Günümüzde gerek filmcilik tarihinde gerekse romanlarda ya da başka türlü sanat alanlarında efsaneleşmiş bazı yapıtlar vardır. Bu yapıtlar arasında yüzyıllar öncesinden kalma ressamların ya da oyun yazarlarının sanat eserlerine genellikle müdahale edilemez. Örneğin siz hiç Mona Liza tablosuna sonradan ekleme yapan bir sanatçı gördünüz mü? Ya da Mozart’ın bestelerine ekleme yapan bir besteci. Ya da William Shakespeare’in eserlerine ne kadar ekleme çıkarma yapılmıştır?
Muhtemelen hiçbirine başka bir müdahale gelmemiştir. Çünkü o sanatçıların sanat yaptığı dönemlerde sanat bir endüstri değildi. Ancak günümüzde sanat denilen şeyin kolayca alınıp satılabilen bir şey haline gelmesi ve üzerinde son derece büyük paraların döndüğü bir endüstri haline gelmesi özellikle film sektöründe son derece trajik sonuçlara yol açıyor. Son 20 ya da 40 yılda çekilen efsane film serilerini bir gözünüzün önüne getirin. Bu film serileri kendi çekildiği dönemde adeta bir devrim niteliğinde olan başyapıtlar oldular. Her açıdan efsaneydiler.
Ancak bu efsane sanat eserleri film endüstrisi içinde devam niteliğinde filmleriyle çekilmeye başlanınca işte orada bu sanat eserleri adeta mahvoluyor. Benim gözlemim bu mahvetme özellikle 2010’lu yıllardan sonra başladı ve günümüzde son hız devam ediyor. Onca güzel film, onca emek, o harika senaryolar sırf daha fazla para uğruna lekeleniyor. Kalitesiyle efsaneleşmiş ve isim yapmış filmler para için devam ettirilmeye çalışılıyor ama devam filmlerinde kalitesizlik tüm eseri lekeliyor. Sanat eserleri para uğruna mahvediliyor.
Yorumlar
Bu gerçekten özellikle film sektöründe çok üzücü olabiliyor
Günümüz sanat endüstrisi yamyam gibi başyapıtları tüketiyor
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız