Bazen hayatta öyle tuhaf bir aşamaya geliriz ki, hemen hemen her şeyi halletmiş oluruz. Aslında işlerin ters gitmesi için hiçbir sebep kalmaz. Ve işler ters gitmez de. Ama daha da tuhaf olan şey, işler yolunda da gitmez. Aslında hayat hiçbir noktaya doğru gitmemeye başlar. Ve takılı kalırsınız. Sanki ne yaparsanız yapın, ne yapmaya devam ederseniz edin, olduğunuz yerde sayıyormuş gibi görünürsünüz. İşte bu son derece enteresan bir durumdur.
Çünkü bu hayatın insana sürükleyebileceği en tuhaf noktalardan birisi, bu bir sınırda kalmışlık durumudur. Sanki hayatımızın sınırına gelmiş gibi olursunuz. Aslında bu yaşadığınız yerle ilgili bir şeydir. Artık yaşadığınız yerin size sunabileceği hayatın sınırlarına ulaşmışsınızdır ve daha iyi veya daha yüksek sınırlara ulaşmak için yapabileceğiniz iki şey vardır. Ya daha yüksek sınırların olabildiği, daha gelişmiş yerlere gitmek ya da kendi bulunduğunuz noktada bir gelişim gösterip sınırlarınızı yukarı çekebilmek.
Ne yazık ki günümüzde kendi bulunduğunuz noktayı yukarı çekebilmeniz için büyük bir sermaye ihtiyacınız olacaktır. Sermaye engeli olduğu için daha gelişmiş bir yere gidip orada üst sınırlarda bir şeyler yapmak çok daha mantıklı olacaktır. Çünkü sermayeye ulaşmak çok ama çok uzun zamanınızı alabilir.
Yorumlar
Bazen olduğumuz yer bize az gelir
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız