Hayatta kalmaya çalışıyorsunuz. Belki kendi işinizi yapmaya çalışıyorsunuz. Belki de farklı bir işte, farklı bir meslek dalında çok emek sarf ettiniz ve daha iyi bir anı bekliyorsunuz. Aslında her koşulda iyi bir an sizi bulacaktır. İşte o an kırılma anı. Yani sizi kendi potansiyelinizde yaptığınız uğraşta çok üst noktaya bir anda sıçratabilecek bir olay. Peki siz bu olayı kaçırdınız mı veya değerlendirecek misiniz? Veya çoktan yaşadığınızda düşüşe mi geçtiniz?

Bunlardan hangisi olduğunu bilemeyiz ama şunu söyleyebilirim ki, kırılma anını yakalamak aslında geleceğinizi yönlendirmekle hemen hemen aynı şeydir. Kırılma anını yakalamak, yani fırsatları iyi değerlendirmek. Hatta daha da profesyonelseniz ve daha da akıllıysanız, o fırsatı kendi kendinize yaratabilmek. Yani kırılma anınızı. Ve kendi yarattığınız kırılma anınızı kendiniz gerçekleştirip son derece iyi noktalara gelebilmek. İşte bu, sizin açınızdan son derece önemli olacaktır.

Bir düşünün, en kötü bir işte bile çalışıyor olsanız, her işin ustalığı bir insanı insan gibi yaşatmaya yeter. Peki o işin ustalığını en iyi değerlendireceğiniz yere gittiğinizi bir düşünsenize. En kötü işi bile yapıyor olsanız, o kırılma anını iyi değerlendirirseniz, insan gibi bir hayata kavuşma şansınız her zaman olacaktır. Belki bu kırılma anı bir iş bile olmayabilir, belki bambaşka bir alana geçmeniz gerekecektir. Ama sonuç olarak o fırsatı değerlendirmek sizin elinizde. Çünkü siz değerlendirmezseniz başkası mutlaka değerlendirecektir.