Hayatta yaşanan pek çok gelişme aslında bir diğer gelişmeydi tetikler veya birkaç gelişmeyi birden tetikler. Buna örnek olarak şunu verebiliriz. Matbaanın Avrupa'ya gelmesiyle bir sürü kitap basıldı. Bir sürü kitabın basılması pek çok insanın din kitaplarını okumasını sağladı. Pek çok insanın din kitaplarını okuması aslında din adamlarının dine karşı nasıl çelişki hareketleri olduğunu halkın görmesini sağladı. Ve Avrupa'da dine dayalı veya dine bağlı yaşayış ve yönetim şekli değişti.

Gördüğünüz gibi sadece bir matbaanın gelmesi koca bir sistemi yerinden edecek bir adım oldu yani adımlardan birisi oldu. Bu sebepten dolayı değişim aslında nereden geleceği öngörülemez şekilde bir şekilde gelir. Bu değişim geldiğinde genellikle durdurulmak istenir. Çünkü değişim genellikle statü sahiplerinin hoşlanmayacağı bir şeydir. Onları yerinden edebilir. Bu değişimi durdurmak için ise statü sahipleri yasaklar koyarlar.

Ya da cezalar verirler. Değişimin yayılmasını engellemek isterler. Burada da statü sahiplerinden kastettiğim genelde yönetici sınıftır. Ya da mevcut sistemin içinde iyi bir yaşama gelebilmiş bir sınıftır. Genellikle azınlıklardan oluşur ama yöneticilerdir. Böyle bir durumda değişim engellememez ama sadece geciktirilir. Ne yazık ki gelmekte olana durdurmaya çalışmak ve insanları geri bırakmak bazı insanların yaşam şekli olabiliyor.