Düşünün ki herhangi bir şeş ürettiniz, onu siz buldunuz, siz icat ettiniz. Ve ilk piyasaya süren de sizsiniz. Ancak sonrasında onu taklit edenler, onu sizden çok daha iyi üretebiliyor, yapabiliyor diye sizin önünüze geçmeye başlar. Peki bu durumda taklitçiler veya taklitler orijinaline yani o şeyher neyse onun çıktığı yeri yenebilir mi, geçebilir mi? Bu sorunun cevabı büyük oranda hayırdır. Peki neden hayır olsun, neden taklitler aslında asla geçemeyecek olsun? Bunu birkaç sebeple açıklayabiliriz.
Birinci sebep, patent denilen olay. Bugün patent hakları denilen şey, size ait olan ve bunu patent bürolarında ispatladığınız her şeyinizi koruyabiliyor. Hadi diyelim bunu aşmanın bir yolu bulundu ve taklit başladı. O zamanda devreye zaman faktörü giriyor. Zaman faktörü de şöyle bir oluyor, siz bulduğunuz o ilk konuyla ilgili çalışmaya ve üretmeye ve onun hatalarını görmeye herkesten önce başlarsınız.
Aslında taklitler orijinallerinden bekleyen yıllar sonra taklit edilmeye başlayabilir. Dolayısıyla siz aslında tüm rakiplerinizden zaman itibariyle birkaç yıl önde ve büyük olmuş olursunuz. Üçüncü sebep olarak ise geliştirmekle ilgili olabilir. Zaman konusunda önde olduğunuz için aslında en hızlı gelişen ve geliştiren de o konuyu siz olursunuz. Aslında taklitçiler ve taklitler asla sizden hızlı o şeyi geliştiremeyecekleri için, yenileyemeyecekleri için veya farklı bir noktaya taşıyamayacakları için her zaman sizin gerinizde kalacaklardır.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız