Bir konuşma yapacağınızı düşünün. Bu konuşma büyük kitlelere yapılacak ve bu sizin daha önce hiç yapmadığınız bir şey. Üstelik böylesine bir konuşmayı canlı canlı prova etme şansınız da yok. Düşünsenize bir salon dolusu hiç tanımadığınız insana yapacağınız konuşmayı nasıl önceden çalışıp prova edebilirsiniz. Bu önceden canlı canlı hazırlanılması imkansız bir şey olurdu. İşte burada sizi o konuşmaya hazırlayacak son derece etkili bir yöntem mevcut. O yöntem ise zihinde yapılan tekrar olacaktır.
Bir salon dolusu insana yapacağınız konuşmayı gerçekte prova edemeyebilirsiniz ama zihninizde hayal ederek prova edebilirsiniz. Konuşma gününe kadar zihninizde prova edeceğiniz bir konuşma en sonunda gerçeği kadar gerçekçi olmasa da sizi son derece iyi hazırlayacaktır. Çünkü gerçek hayatta yaşadığımız olaylar da aslında zihnimizde yaşandığı kadar yaşanır. Gördüğümüz, duyduğumuz ve hissettiğimiz şeyler aslında dışarıdan gelen uyaranların zihnimizde işlenmesinden başka bir şey değildir.
Zihnimizde ne işlenebilirse onu yaşarız. Düşünün doğuştan görme engelli birisi için renklerin, ışığın ya da cisimlerin boyutlarının ne anlamı olabilir ki. Göremediği için zihninde de işlenemiyordur. Zihninde işlenemediği için de bir anlamı yoktur. Ya da hadi görebilen bir insanı düşünelim. Eğer bu insan renklerin ne olduğunu bilmiyorsa zihin onları nasıl işleyebilir? İşleyemez ve işleyemediği için bir anlamı da olmaz. Zihin işler, zihin yaşar ve zihin algılar. Aslında hepimiz zihinlerimizde yaşıyoruz.
Yorumlar
Tam emin olamadım aslına bakarsak
Gerçek tekrar kadar iyi olmasa da iyi olabilecek bir yol
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız