Aşk hepimizin hayatının bir parçası. Gencinden yaşlısına herkes en az bir kez bir aşka tutulur. Eğer bir kere aşka düştüyseniz acısına da yenilmişsiniz demektir. Aşk şimdinin ürünü değil. Adem ve Havva’dan bu yana aşk geldi cihana.
Osmanlı döneminde Edirne’de yaşayan bir genç de karasevdaya yakalanır. II. Bayezid döneminde yapılan akıl ve ruh hastalıkları şifahanesine yatırılır. Bu şifahane müzik ve su sesi, güzel koku ve ilaçlarla tedavilerin yapıldığı bir şifahane.
Bu şifahaneye yatırılan genç, uygulanan hiçbir tedavi yöntemine cevap vermez ve iyileşmez. Hiçbir şekilde konuşmayan, yiyip içmeyen genç, doktorlara da hastalığına dair hiçbir ipucu vermez. Böyle durumlarda deneyimli bir doktor devreye girerek teşhis için değişik bir yönteme başvurur.
İÇERİĞİN DEVAMI İÇİN TIKLAYIN.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız