Bundan tam 105 yıl öncesinde, yani 1898'deyiz; sıcak bir Temmuz sabahı... Avrupa'ya giden 'Marselles' gemisinde tüm yolcular güvertede dolanıyorlar... Marseilles, Atlas Okyanusu'nun sisli sabahında ağır ağır yol alırken, aniden kulakları sağır eden bir gürültü duyuluyor.
Güvertedekilerin birçoğu denize dökülürken, ön tarafı yırtılan Marseilles, bir anda yarıya kadar suyun içine gömülüyor. Gemi hızla batıyor ve hemen herkes, birkaç dakika içinde, kendini suyun içinde buluyor. Filikalara binebilenler ancak şanslı bir azınlık. Yolcuların çoğunu, Atlas Okyanusu yutuyor.
Koca Yusuf yüzerek bir filikaya yaklaşıyor ve iri elleriyle, filikanın kenarına tutunuyor. Ama Koca Yusuf'un iri elleri, 120 kilogramlık vücudunu inanılmaz bir güçle filikaya çekmeye çabalarken, filika da yalpalıyor. Filikadakiler, bir anda paniğe kapılıyorlar... Bu dev adam, filikaya çıkmaya çalışırken, sandalı batırabilir; filikadakilerin hepsi de Atlas Okyanusu'nun dibini boylayabilir!...
Canlarını kurtarma içgüdüsüyle filikadakiler, Koca Yusuf'un başına ve ellerine küreklerle vurmaya başlıyorlar. Vuruyorlar, vuruyorlar ve sonunda, bu dev adamı filikadan uzaklaştırmayı başarıyorlar. Koca Yusuf, elleri ve yüzü kan içinde, baygın düşüyor ve Okyanus sularında gözden kayboluyor... İşte böylece, dünyanın yenemediği 'Cihan Pehlivanı' Koca Yusuf'u, 1898 Tem-muzu'unda, Atlas Okyanusu tuşa getiriyordu...
Yorumlar
Gerçek bir efsane
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız