Koca Yusuf, Greko-Romen güreşi bilmiyordu... Eski güreşçi, yeni menajer Doublier'nin Greko-Romen güreşi Yusuf'a öğretmekten başka çaresi yoktu. Doublier, Koca Yusuf'a bacaklardan tutulmayacağını söyleyince, Koca Yusuf hayretler içinde kaldı. Öyle nasıl güreş tutulabilirdi ki?.. Daha sonra, iki güreşçi egzersize başladılar. Bir ara Koca Yusuf, Doublier'in elini öyle bir yakaladı ki, Doublier elinin kırıldığını zannederek bırakması için yalvardı.
Böyle sıkmanın gereksiz olduğunu söyledi Yusuf'a... Yusuf ise, "Bizde öyle yarım yamalak yakalamak olmaz, ya tutarsın ya da tutmazsın" diyerek, Doublier’in elini tekrar yakalayıp kendine doğru çekti ve külçe gibi onu yere attı. Doubliler, Koca Yusuf'a fazla bir şey öğretemeyeceğini anlayarak çalışmalara ara verdi ve organizatörlük görevine geri döndü...
Gongla birlikte, ilk atağı Sabes yaptı. Ama Sabes olduğu yerde kaldı; Koca Yusuf ise iki eliyle Sabes'm hamlesini durdurup aynı anda onu ensesinden yakaladı ve öbür eliyle de işini bitirdi: Koca Yusuf-Sabes karşılaşması, tamı tamına 4 saniye sürmüşrü! Sabes'ten sonra Koca Yusuf'un rakibi Paul Fournier oldu. Yusuf için, bu maçın önemi büyüktü...
Menajeri Doublier, "Eğer bu maçı alırsak gelecek bizimdir," diyordu. Paul Fournier maçı almak için çok uğraştı; ama Yusuf'un bir el ensesi ile anında yere kapaklandı! 'La Lutte' (Güreş) adlı kitabın da yazarı olan Fransız güreşçi Paul Pons ise Yusuf'a iki defa yenildikten sonra, “Ne oldun?..' diyenlere, "Üstüme bir duvar devrildi sandım" yanıtını verecekti.
Yorumlar
Farklılıkları birleştirmiş
Koskoca pehlivan yeni tarzların eğitiminde
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız