Macarlar iki aya kadar yakın bir süredir kuşatmada bekliyorlardı ve ilerleyemiyorlardı. Ve Macarlar için daha da kötü bir gelişme, kırk bin kadar askerden oluşan büyük bir Osmanlı ordusunun Macar kuşatmasını kaldırmak üzere yola çıkması olmuştu. Ancak yola çıkan bu ordu da, Eflak'ta, Darbi Geçit'te kendisine kurulan bir tuzağa takılı kalmıştı. İki ülke arasında yaşanan savaşta herkesin takılı kaldığı bir noktada kaldı herkes. Macarlar kuşatmayı aşamıyor, Osmanlı ordusu Geçit'ten geçemiyor, Bosna'dalarsa Macarlarla birleşemiyordu.
Gerçekten de sonu belirsiz bir savaşa dönüşmüştü bu. Türkler takılı kaldıkları alanda, yaptıkları toplantı sonucunda bu bölgeden kolayca kolay geçemeyeceklerini anladılar. Bu sırada Osmanlı ordusunun komutanının aklına enteresan bir fikir geldi. Bu fikir ise Macarlardan kaçmış birini bulup, onu kuşatma altındaki kaleye doğru gönderip, Osmanlı ordusunun gelmekte olduğunu bağıra çağıra herkese haber vermesini istemeleri yönünde olmuştu. Bu, hem kaledeki direnme gücünü artırıp ve moralini artırıp zaman kazandıracaktı, hem de Macar ordusunun moralini düşürecekti. Ve bunu yaptılar. Gerçekten de enteresan ama iyi bir fikirdi.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız