1767 yılında 1. Aleksey hayatını kaybettikten sonra Rusya’nın çarı 3. Fyodor oldu. 3. Fyodor doğuştan engelliydi. Bu yüzden Rusya 3. Dyodor döneminde savaşa girmedi. Ancak 3. Fyodor oldukça zeki ve eğitimli birisiydi. Bu yüzden Rusya’da ardı ardına reformlar yaptı. 3. Fyodor döneminde Rusya’da Ortodoksluğun yayılabilmesi için çeşitli reformlar yapıldı. 3. Fyodor’un azınlık dinlere yaptığı baskılar Ortodoksluğun Rusya’da yayılmasını sağladı ve Rusya’da dini birlik sağlandı. 3. Fyodor döneminde yapılan bir diğer reform ise Rusya Bilimler Akademisi’nin kurulması oldu. Ancak 3. Fyodor’un yaptığı en büyük reform Rusya’da her türlü yüksek makama yükselmenin şartının sadece boyarlardan olma yani soylu sınıfa mensup olma şartının kaldırılması oldu. Rusya’da artık iyi bir makama gelmek için o makamı hak etmek gerekiyordu. 3. Fyodor bu reformunu yaptığı 1682 yılında hayatını kaybetti. Ancak 3. Fyodor’un öldüğü zaman herhangi bir varis bırakmamış olması Rusya’da yönetim karmaşasına sebep oldu.
Bu kargaşada çarlık için iki aday vardı. Birisi 1. Aleksey’in büyük oğlu 5. İvan diğeri ise küçük oğlu 1. Petro’ydu. Rus soyluları arasında bu iki isimden hangisinin tahta geçeceği konusunda Rus boyarları arasında büyük anlaşmazlıklar yaşandı. Bu anlaşmazlıklar yaşanırken Petro ve İvan’ın ablası Sofya’nın kışkırtmalarıyla olan askeri darbe sonucunda iki varisinde ortak olarak tahta geçmesi kararlaştırıldı. 1682 yılında 5. İvan ve 1. Petro tahta geçtiğinde 1. Petro 10 5. İvan ise 16 yaşındaydı. İki kardeşin de yaşının küçük olması ve 5. İvan’ın zihinsel ve fiziksel olarak engelli olması sebebi ile Petro ve İvan’ın 26 yaşındaki ablası Sofya tahtta naibelik görevini yaptı. Sofya naibelik görevini yaparken Sofya’nın aşığı Vasili Vasilyeviç Golitsin de ülke yönetiminde söz sahibi hale geldi. Sofya ve Vasili ülkeyi gizliden gizliye yönetmeye başladılar. Zamanla 1. Petro’nun etkisi azaltıldı ve annesiyle birlikte Moskova’dan uzaklaştılar.
Rusya Sofya ve aşığı Vasili’nin yönetiminde 1689 yılına kadar kaldı. Bu süreçte Sofya ve Vasili Rusya’yı yönetirken Avrupa ile olan ilişkilere oldukça önem verdi. Orduyu modernleştirmeye ve mali yapıyı kuvvetlendirmeye çalıştılar. Ancak 1687 yılında her şey ters gitmeye başladı. Rusya 1682 yılında Osmanlı Devleti’ne karşı kurulan Kutsal İttifak’ta yer almıştı. Bu şekilde Rus yönetimi Kutsal İttifak’ın içinde yer alan Lehistan – Litvanya Birliği ile uzun soluklu bir barış amaçlamaktaydı. Ancak Kutsal İttifak saldırıları sırasında 1687 yılında Rusya Kırım’a sefer düzenlemiş ve başarısız olmuştu. Kırım’a Rusya’nın 2. başarısız seferi de 1689 yılında yaşandı. Bu iki başarısız sefer Sofya’nın itibarını oldukça sarsmıştı. 1689 yılında 1. Petro düzenlediği darbe ile ablası Sofya’nın naibeliğine son verdi ve kardeşi 5. İvan ile birlikte Rusya’yı yönetmeye başladı. 1694 yılında 1. Petro’nun annesinin ve 1696 yılında 1. Petro’nun kardeşi 5. İvan’ın hayatını kaybetmesi ile taht tamamen 1. Petro’nun eline geçmiş oldu.
5. İvan kimdir?
Yorumlar
Kırım... Çok önemli.
Ne tahtmış arkadaş
elinize sağlık
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız