Milli Mücadele'nin ilk yıllarından itibaren, Ankara Hükümeti'nin talimatıyla Batı Trakya'da Yunan kuvvetlerine karşı bir silahlı direniş hareketi örgütleyen Yüzbaşı Fuat Bey, Yunan ordusunun Trakya'daki yayılmasını engelledi.
Mondros Mütarekesi'nin ardından Batı Trakya bölgesinin planlı bir şekilde Yunanlıların yönetimine verilmesi süreci başlamıştı. Bu yüzden Mustafa Kemal, Doğu ve Batı Trakya'nın bir birlik içinde ifadesini doğru bulmuyordu. Doğu Trakya tartışılmaz biçimde Türkiye'nin bir parçasıydı. Doğu ve Batı Trakya'nın birliğinde ısrar etmek ise Doğu Trakya üzerinde de, bazı yabancı iddialarına neden olabilirdi. Bu yüzden Batı Trakya'da, yerel bir direniş hareketi oluşturulmalıydı. 1919 Nisan'ında İstanbul'da, Batı Trakya'daki silahlı mücadeleyi düzenlemek üzere bir heyet toplandı. Heyete Albay İsmet (İnönü) ile Karakol Cemiyeti'nin üyelerinden Kara Vasıf, Albay Galatalı Şevket Bey ve Albay Kemalettin Sami Bey ile Albay Seyfi Bey bulunuyordu.
Toplantı sonunda Yüzbaşı Fuat Bey (Balkan), Batı Trakya'da Yunan işgaline karşı Türklerin ayaklanmasını sağlamakla görevlendirildi. Yüzbaşı Fuat, görevi alır almaz 18 kişilik müfrezesiyle Batı Trakya’ya geçti ve direniş hazırlıklarına başladı. Müfrezede üç de Bulgar çeteci vardı. Trakyalı Türklerin katılımıyla müfrezenin gücü, 600 kişiye ulaştı. Yüzbaşı Fuat Bey Yunanlıların Trakya işgalini tamamladıkları 1920 Haziran'ına kadar hazırlıklarını sürdürdü ve 27 Mayıs 1920'de kurulan “Batı Trakya Geçici Hükümeti”nin askeri sorumlusu olarak görev aldı. Bu hükümetin başkanı, Peştireli Tevfik Bey; II. Başkan ve Adliye Bakanı Gümülcine Müftüsü Bekir Sıtkı Bey; Dışişleri Bakanı, Edirneli Mahmut Nedim Bey; İçişleri Bakanı, Hasan Tahsin Bey (Tüten); Silahlı Kuvvetler Komutanı, Fuat (Balkan) Bey; Komutan Yardımcısı, Teğmen Fahri (Org. F. Özdilek) idi. “Bulgar Üye” sıfatıyla da Vangel Yorgiyef görev yapıyordu.
Bu arada Ankara'dan, Fuat Bey'in çalışmalarına ilişkin talimatlar da verilmeye başlandı. Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, Doğu ve Batı Trakya'da yapılacak faaliyetlere ilişkin verdiği emirlerde Fuat Bey'in görevine özellikle dikkat çekiyordu. 1921 yazında Ankara Hükümeti'nin gönderdiği ekonomik desteğin ardından Eylül ayında Fuat Bey ve emrindeki çeteler, Yunan birliklerine silah ve erzak taşıyan trenleri bombalamaya; düşman nakliyesini önlemek için köprü, tünel ve telgraf hatlarını tahrip etmeye başladılar. Yunanlılar da bölgenin kontrolünü sağlayabilmek için, daha fazla kuvvete ihtiyaç duydular ve iki tümeni yani 20 bine yakın askeri bölgeye getirdiler.
Yorumlar
Çok zor günlermiş
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız