Bakteriler giderek daha çok sayıda antibiyotiğe karşı direnç kazandıkça, doktorlar enfeksiyona neden olan mikroorganizmaları etkisiz hale getirmek için farklı yollar bulmaya çalışıyor. İşte burada “hydroxyurea” işin içine giriyor. MIT’deki ve Boston Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, normalde orak hücre anemisi ve sedef hastalığı için verilen hydroxyurea isimli ilacın aynı zamanda bakterilerin kendi toksinlerini oluşturmasına ve intiharlarına neden olduğunu keşfetti.
Hydroxyurea her koşulda DNA’nın kopyalanmasını önlüyor. Sedef hastalığının ve orak hücre anemisinin tedavisinde kullanıldığında sadece sağlıksız hücrelerin üretimini yavaşlatıyor. Fakat bakterilere karşı kullanıldığında, DNA kopyalanmasının durması bakterilerin serbest hidroksil radikallerini üretmesine neden olan bir zincir reaksiyon başlatıyor. Oluşan serbest radikaller tıpkı moleküler bir daire testere gibi hızlı bir şekilde bakterileri içerden dışarı doğru parçalıyor.
Aslında günümüzde kullanılan antibiyotikler de serbest hidroksil radikalinin üretilmesini sağlayarak bakterileri öldürüyor, fakat hydroxyurea bunu tamamen yeni bir yoldan yapıyor. Böylece Dünya’daki hiçbir bakteri hydroxyurea’ya karşı direnç geliştiremiyor. Direncin gelişmemesi de hydroxyurea’nın kendisinin antibiyotik olarak kullanılabileceği ya da dirençle karşılaşan antibiyotiklere destek olarak kullanılabileceği anlamına geliyor.
Yorumlar
Çoğalamayan bakteriler duyacağımı hiç sanmazdım
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız