İnsanın toplumsal yaşamdaki en önemli göstergelerinden, en önemli davranışlarından bir tanesi bir taraf olması durumudur. Genellikle insanları bir tarafın bir parçası değilken, tek başına hareket edip sadece kendi işine bakarken göremezsiniz. Ne yazık ki insanlar gruplaşırlar, bir taraf olurlar, bir tarafa geçme sonucunda da genellikle birbirleriyle mücadele ederler ve savaşırlar. Yani taraflaşma bunu oluşturur, insana buraya götürür.

İnsan tek başına olunca savaşmaz mı? Tabii ki savaşır. Bu insanın doğasıyla ilgili bir şeydir. Ama savaşmaktan ziyade bir taraf olmak ve gruplaşmak da insan doğasının savaşmak kadar büyük bir parçasıdır aslında. Herhangi bir tarafta bulunmak, yer almak, bilimsan açısından en temel parçalarından bir tanesidir. Bir insanın duası içinde savaşmak, neyse, bir tarafta yer almak da o kadar baskın gelebilecek bir durumdur.

Bir tarafta olmak, yani hayatta kalmak için herhangi bir tarafın yaptıklarına bağımlı olmaktır ve o bağımlılıktan yararlanmaktır. Bugün yalnız olduğunu düşünen pek çok insan, hatta hemen hemen hepsi başkalarının yaptığı veya ürettiği gıdaları tüketerek hayatta kalıyor. Başkalarının yaptığı barınaklarda kalarak hayatta kalıyor. Yani hayatta kalma içgüdüsünü herhangi bir taraftan gelen etmenlerle kapatıyor. Yani ister istemez bir taraf olmuş oluyor.