Kasım 23, 2024

Türk Notasıyla Kıraat-ı Musiki (II)

Dimitrie Cantemir… "Ki­tabu'l-İlmu'l-Musiki alâ vechi'l- Hu­rufat"

1970'te tanık olundu bu mikrofilm macerasına. Kadının ismi Eugenia Popescu-Judetz'di, kitabının adı "Di­mitrie Cantemir". 1673-1723 ara­sında yaşamış bir Romen prensiydi Dimitrie Cantemir. Adı, bizde, "Kantemiroğlu" diye geçerdi... Za­manının en bilginlerinden biriydi. Tarihten coğrafyaya, dinden musiki­ye kadar her alanda ciltler dolusu ki­tap yazmıştı ve bu kitapların en önemlisi, mikrofilmini tercüme büro­larından kazandığı parayla alabilen Romen kadının yayınladığıydı: "Ki­tabu'l-İlmu'l-Musiki alâ vechi'l- Hu­rufat"; yani "Musiki Biliminin Harf­lerle Anlatıldığı Kitap".

Türk Notasıyla Kıraat-ı Musiki (II)

Kantemiroğlu, yaşadığı dönemin İstanbul'unda çalınan saz eserlerin­den 300 küsurunu kendi icat ettiği bir notayla yazıp, sonraki yüzyıllara bırakmıştı. Kitabın önemi de bura­daydı zaten: Dünyada tek nüsha ol­ması ve zamanının musikisini günü­müze getirmesi.

Türk Notasıyla Kıraat-ı Musiki (II)

Müzisyenler tarih boyunca yazılı kaynak yerine hafızalarını tercih et­miş, eserleri ezberden çalmışlardır. Ama nota, gene de her zaman mev­cut olmuştur. İşte, bu ilk sistemlerden biri, "Eb-ced"dir. Aslında, Ebced, birçok alanda kul­lanılır ve Arap harflerinin belirli şe­kilde yanyana getirilmesinden ortaya çıkan bir kelimeler silsilesidir. Her harfin belli bir sayı değeri vardır ve bu değerler, bazen sayı, bazen de harf halinde matematik işlemlerin­den muskaya, büyücülükten müziğe kadar her alanda işe yarar.

Türk Notasıyla Kıraat-ı Musiki (II)

Ebced'in notaya uyarlanması, her harfin belli bir sesin karşılığı olması şeklindedir. Harflerin altına yazılan sayılar da usul ve ritmleri gösterir. 800'lü yıllardan yüzyılımızın başına kadar geçen sürede kullanılan nota sistemlerinde temel, her zaman için Ebced'in bu değişmez kuralıdır. İslam müziğinin ilk dönem nazari­yatçılarınca kaleme alınan kitaplar yüzlerce nota içerirler. Ancak bunlar, kitapların ait olduğu dönemlerde ça­lınan eserler değil, nazari konularla ilgili örneklerdir... Bir parçanın me­lodisiyle, ritmiyle ve sözüyle başın­dan sonuna kadar yazılması için 13. yüzyılı, Şirazlı Kutbüddin'in (1236-1311) "Durretu'ut-Tâc"mı beklemek gerekecektir.

Türk Notasıyla Kıraat-ı Musiki (II)

Ebced notası, sonraki yıllarda, İs­lam müziğinin Urmiyeli Safiyuddin (1230'lar-1294), Maragalı Abdülkadir (1350'ler-1435), Lâdikli Abdül­hamid (l6.yy) gibi en ünlü isimleri­nin kitaplarında yer alacak ve Osmanlı müzisyenleri, 17. yüzyıldan sonra artık kendi notalarını kendileri icat etmeye başlayacaklardır.

Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız

Editörün Son İçerikleri

Nuh Tufanına Farklı Bakış Açıları

Nuh Tufanına Farklı Bakış Açıları

İbreti Alem

İbreti Alem

Engizisyon Cezaları

Engizisyon Cezaları

Roma İmparatorluğu’nda İdam

Roma İmparatorluğu’nda İdam

Editörlerin Son İçerikleri

kaptanfilozof06

İlkel Güç

probiyotik

Nuh Tufanına Farklı Bakış Açıları

bubble30
Nielawore

Bizden haberdar olmak için mail listemize kayıt olun