Bir insan sizi uyardığı zaman, buradaki amacı iki farklı şekilde anlayabilirsiniz. Birincisi, sizi izle karşı bir üstünlük kurmak için sizi uyarmaya çalışıyordur. İkincisi, gerçekten sizi düşündüğü için sizi uyarmaya çalışıyordur. Burada ikisi arasındaki farkı anlamanızı sağlayacak temel nokta üsluptur. Sizi uyarırken nasıl bir ortamda, nasıl bir üslupla uyarıyor. Eğer sizi uyaran kişi, sizi uyarırken sizinle baş başa konuşuyor, kibar ve nasip bir şekilde uyarıp hatanızı söylüyorsa, bu gerçekten sizin iyiliğiniz için sizi uyaran bir insan olduğu anlamına gelir.
Ama bir insan sizi uyarırken, insanların ortasında bunu yüksek sesle yapıyorsa ve size karşı da sert ve kaba bir tavır içindeyse, bu o insan açısından sizin üzerinizde üstünlük kurmaya çalıştığı anlamına gelir. Bu üstünlük kurma çabasına karşı verebileceğimiz en iyi karşılık, o insanı orada susturmak olacaktır.
Çünkü insanların ortasında bir insanın hatasını söyleyip, onu eleştirip, onu yerden yere vurmaya çalışmak hem davranış olarak hoş değildir, hem de bir uyarı değildir. Bu kabul edilemez bir davranıştır. Ama biri sizi gerçekten uyarıyorsa, onun uyarılarına aslında kulak vermelisiniz. Çünkü sizin göremediğiniz ve sizin yapmakta olduğunuz bir hatayı söylüyordur. Bu sebepten dolayı gerçek bir uyarıya kulak vermek sizi hayatta kötü bir noktaya götürmeyecektir.
Yorumlar
Bizi gerçekten uyaran insanlara kulak vermek gerekir
Uyarı ve sinyaller yakalanmalı benvce
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız