Hükümdarların, soytarıların önerileri doğrultusunda olaylara yön verdiklerine ilişkin herhangi bir kanıt da yok. Savaş öncesi, soytarıların uyarıları dikkate alınmıyordu belki; ama, hüküm giyen ya da sürgüne gönderilen kişilere merhamet edilmesi veya yakınları için bazı ayrıcalıklar kopartmak konusunda etkili olabiliyordu. Pomeranyalı saray soytarısı Claus Hinze, doğduğu kente vergi özgürlüğü sağlamayı bile başarmıştı. Kuşkusuz kendi çıkarlarını da düşünüyorlardı. Daha önce sözünü ettiğimiz Steffen, kont unvanı aldı. Kardinal Richelieu (1585–1642) ise, üç soytarısını piskoposluğa ve ilahiyat profesörlüğüne terfi ettirdi, üstelik soytarılık mesleği papazlık mesleği için zarar verici olmasına rağmen... Hatta, sonradan Academie Française'in kurucuları arasına bile girdiler. Bir söylentiye göre, Kral Aragonlu Martin'in soytarısı Borra, İmparator Sigismund'a (1410-1437) bir ton altın karşılığında ajanlık yapmıştı.
Devamına buradan ulaşabilirsiniz.
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız