Üçüncü Keyhüsrev İlhanlı hükümdarı ile görüşmek için yoldayken İkinci Mesut daha önce görüşmüş ve Anadolu Selçuklu tahtını elde etmişti. Ancak bundan Üçüncü Keyhüsrev'in haberi yoktu tabi. Üçüncü Keyhüsrev İlhanlı hükümdarının karşısına vardığında bizzat hükümdarın kendis tarafından öldürdü. Böylece İkinci Mesut dönemi Anadolu Selçuklu devletinde başlamış oldu. Tabi ortada hala bir devlet olduğunu söyleyebilirsek. Artık öyle bir noktaya gelmişti ki işler Anadolu'da beylikler kendi bağımsızlık mücadelelerine başlamış. Anadolu Selçuklu toprakları ise artık Moğol toprağı haline gelmeye başlamıştı.
İkinci Mesud'un ne zaman tahta çıktığı konusunda farklı tarihler söyleyene bilse de en çok üzerinde varılan tarih bin iki yüz seksen dört yılıdır. Ikinci Mesud İlhanlı topraklarından çıkıp Kayseri'ye ve oradan da Konya'ya geçtiğinde halk her şeyin daha iyi olabileceğine dair bir umut işistetmeye başlamıştı. Ancak ikinci mesuzunda değiştirebileceği pek bir şey yoktu. O da Moğollar'ın yönetiminde ve Moğollar'ın aslında Moğollar'ın hükümdarlığını teseden bir gölgü yönetim sürdürdü. Anadolu'da bir yandan Moğollara vergi ödenirken bir yandan da zaman zaman Anadolu'ya giren Moğolloradulsunun ihtiyaçları karşılanıyordu. Hem ödenem vergileri hem de Moğolloradusunun ihtiyaçları Anadolu'da halkı son derece perişen bir aile sokuyordu. Tabii bir yandan da Anadolu Selçuklu Devleti'nin devlet adamlarının yaptığı yolsuzlukları da unutmamak gerek. Aslında Anadolu'da işler bir türlü yoluna giremiyordu ve girecek gibi de değildi.
Yorumlar
Düzen hep aynı kalacak gibi
Acaba devamında neler olacak
Yorum yazmak için lütfen giriş yapınız